Uluslararası hukuk avukatı, uluslararası hukuk alanına giren uyuşmazlık ve işlerde hukuki danışmanlık ve vekalet hizmeti veren avukatlar için kullanılan bir tabirdir. Uluslararası hukuk alanının mevzuat genişliği, avukatın yalnızca Türkiye’deki hukuk sistemini değil, diğer ülke hukuklarını da bilme zorunluluğu gibi detaylar, uluslararası hukuk alanındaki dava ve işlerde alanında uzman bir uluslararası hukuk avukatı ile çalışmayı zorunlu kılmaktadır.
Uluslararası Hukuk Avukatının Verdiği Hizmetler
Uluslararası hukuk avukatının verdiği hizmetler oldukça geniş kapsamlıdır. Kısaca uluslararası hukuk alanında uzman bir avukattan, uluslararası platformlardaki tüm hukuki dava ve işlerinizin için destek alabileceğinizi söylemek mümkündür. Bu kapsamda verilen hizmetler şu şekilde sıralanabilmektedir:
- Uluslararası alacakların takibi
- Avrupa İnsan Hakları Mahkemesine başvuru yapılması ve takibi
- Yabancı mahkeme kararlarının tanınması ve tenfizi
- Uluslararası uyuşmazlıkların çözümü
- Uluslararası tahkim
- Uluslararası arabuluculuk
- Yabancı şirketlere teşvik ve yatırım konularında danışmanlık hizmeti
- İthalat ve ihracat konularında hukuki destek
- Haksız rekabetin önlenmesi
Uluslararası Hukuk Avukatı Önemi
Uluslararası hukuk avukatının önemi, yabancılık unsuru nedeniyle oldukça fazladır. Diğer hukuk dallarının aksine uluslararası hukukta yabancılık unsuru oldukça fazladır. Bu durum ise yalnızca Türk mevzuatına değil, yabancı devlet mevzuatına da hakim olunması zorunluluğunu doğurmaktadır.
Uluslararası hukuk alanında uzmanlaşmış ve bu sayede yalnızca teorik bilgiye değil, uygulama pratiğini de erişen bir avukat ile çalışmanız, uluslararası hukuk alanına ilişkin uyuşmazlıklarda telafisi güç hak kayıplarına uğramamanıza yardımcı olacaktır. Bu sebeple gerek şirketlerinize hukuki destek almak, gerekse bireysel yahut kurumsal uyuşmazlıklarında temsil edilmek için uluslararası hukuk avukatı ile çalışmanız tavsiye edilmektedir.
Uluslararası İcra Takibi ve Tahsili
Uluslararası icra takibi ve tahsili için yetkili mahkemede uluslararası icra takibi başlatmak gerekmektedir. Yetkili mahkemenin belirlenmesine ilişkin bilinmesi gerekenler ise şu şekilde sıralanabilmektedir:
- Tacirlerin HMK m. 17 gereğince yetki sözleşmesi yapması mümkündür. Geçerlilik şartlarını sağlayan bir yetki sözleşmesi bulunması halinde yetkili mahkeme bu sözleşme doğrultusunda belirlenecektir.
- Yetki sözleşmesi bulunmaması durumunda MÖHK 24/4 uygulamaya konulacak ve bu doğrultuda yetkili mahkeme belirlemesi yapılacaktır.
- Son olarak MÖHK m.40 gereğince de yetki belirlemesi yapılabilecektir. İlgili maddede iç hukukun yetki kurallarının uygulanabileceğini düzenlemektedir. Bu doğrultuda HMK m.6 gereği, davalının yerleşim yeri mahkemesi yetkili mahkeme olarak kabul edilebilecektir.
Uluslararası icra takibinde genel olarak yetkili mahkemenin yabancı bir mahkeme olacağını söylemek mümkündür. Bu durum ise icra takibinin yabancı ülkede süreceği ve o ülkenin kanunlarının uygulanacağı anlamına gelmektedir. Bu nedenle mağduriyet yaşamamak için uzman bir uluslararası hukuk avukatı ile çalışmak önemlidir.
Avrupa İnsan Hakları Mahkemesine Kimler Başvuru Yapabilir?
AİHM’e başvuru yapabilecek kişiler noktasında bazı sınırlamalar bulunmaktadır. Buna göre Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’ne başvuru yapabilecek kişiler şu şekilde sıralanabilmektedir:
- Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesinde korunan bir hakkın başka bir devlet tarafından ihlal edildiğini düşünen devletler
- Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesinde korunan bir hakkının ihlal edildiğini düşünen bireyler
- Tüzel kişiler
- Çocukları adına ebeveynler
- Hükümet dışı örgütler
- Kişi grupları
- Bireysel başvuru hakkı sahibinin başvuru sürecinde vefat etmesi durumunda mirasçılık belgesine sahip mirasçılar
Avrupa İnsan Hakları Mahkemesine Nasıl Başvuru Yapılır?
AİHM’e başvuru yapma sürecine ilişkin bilinmesi gereken en temel nokta, iç hukuk yollarının tüketilmiş olması zorunluluğudur. Buna göre gerçek ve tüzel kişilerin hak ihlali konusunda ilk olarak iç hukuk yollarını tüketmesi gerekmektedir. İç hukuk yollarından sonuç alınamamış olması halinde AİHM’e başvuru yapılabilmektedir. Bunun yanında etkili bir iç hukuk yolu olmadığı düşüncesiyle de doğrudan başvuru yapma imkanı bulunmaktadır. AİHM’e başvuru sürecine ilişkin bilinmesi gerekenler şu şekilde sıralanabilmektedir:
- İç hukukta başvuru yapılabilecek birden çok yol bulunuyorsa, bu durumda AİHM’e başvuru yapmak için iç hukuk yollarından yalnızca birinin tüketilmesi yeterli olacaktır.
- Başvuru süresi iç hukuk yollarının tüketilmesinden itibaren 6 aydır. 01.02.2022 tarihinden itibaren bu süre 4 ay olacaktır.
- Doğrudan yapılacak başvurularda hak ihlalinin ortaya çıkmasından itibaren 6 ay içerisinde başvuru yapılması gerekmektedir. 01.02.2022 tarihinden itibaren bu süre 4 ay olacaktır.
- İlk başvuruda ülkenizin resmi dilini kullanmanız mümkündür.
Yabancı Mahkeme Kararlarının Tanınması ve Tenfizi Nedir?
Yabancı mahkeme kararlarının tanınması ve tenfizi, yabancı bir ülkede verilen mahkeme kararlarının ülkede kesin hüküm olarak kabul edilmesi ve icra kabiliyetine sahip olması olarak açıklanabilmektedir. Yani yabancı mahkemede verilen bir kararın Türkiye’de de hüküm ifade etmesi ve uygulanabilmesi için yapılan bir işlem olduğu söylenebilmektedir. Yabancı mahkeme kararlarının tenfizi ve tanınması için bazı koşulların sağlanması gerekmektedir. Sürece ilişkin ön koşullar şu şekilde sıralanabilmektedir:
- Yabancı mahkemede verilen bir karar olması gerekmektedir.
- Mahkeme kararının bir ceza davasına değil, hukuk davasına ilişkin olması gerekmektedir.
- Yabancı mahkeme kararının yabancı ülkede kesinleşmiş olması yani tüketilecek bir olağan kanun yolu kalmamış olması gerekmektedir.
Yabancı mahkeme kararlarının tanınması ve tenfizine ilişkin ön koşulların sağlanmış olması halinde asli koşullar gündeme gelecektir. Alanında uzman bir uluslararası hukuk avukatı ile çalışmanız halinde, avukatınızın koşulların varlığını araştıracak ve süreci yönetecektir.
Uluslararası Hukuk Avukatı Arıyorum
Uluslararası hukuk avukatı bulmak için titiz ve özenli bir araştırma yapılması gerekmektedir. Uluslararası hukuk davaları ve işleri, yabancı ülke mahkemelerinde görülebilmekte ve bu durumda yabancı mahkemenin kanunlarının uygulanması gündeme gelebilmektedir. Bu nedenle uluslararası hukuk avukatının uluslararası hukuk alanında uzman ve tecrübe sahibi olması gerekmektedir.
Tekcan Hukuk Bürosu‘nda Avukat Melda Merve Tekcan ve uluslararası hukuk avukatı olarak hizmet veren deneyimli ekibi sizlere AİHM, uluslararası icra takibi, yabancı mahkeme kararlarının tanınması ve tenfizi gibi bütün uluslararası hukuk alanındaki uyuşmazlıklarda profesyonel destek sunmaktadır. Telafisi güç ve hatta bazen imkansız mağduriyetler yaşamamak için bizimle iletişime geçebilirsiniz.