Arabuluculuk tarafların iradelerine bağlı olan ve 2013 yılı itibariyle uygulanmaya başlayan b ir yöntemdir. Alternatif uyuşmazlık çözüm yollarından biri olan arabuluculuk uygulaması ile hedeflenen, taraflar arasındaki uyuşmazlığın yargıya taşınmaksızın, çok daha kısa süre içerisinde sulh ile sonuçlandırılmasıdır.
Bu gerekçelerle öncelikle 01.01.2018 tarihi itibariyle iş hukukunda zorunlu arabuluculuk uygulaması başlamış olup, işçilik alacakları ve işe iade davalarında dava açılmadan önce arabuluculuk görüşmesi yapmış olmak dava şartı olarak düzenlenmiştir. Akabinde ise 01.01.2019 yılı itibariyle ticari uyuşmazlıklarda arabuluculuk zorunlu hale getirilmiştir.
Zorunlu Arabuluculuk Nedir?
6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 5/A maddesi:
“Bu Kanunun 4 üncü maddesinde ve diğer kanunlarda belirtilen ticari davalardan, konusu bir miktar paranın ödenmesi olan alacak ve tazminat talepleri hakkında dava açılmadan önce arabulucuya başvurulmuş olması dava şartıdır.” hükmünü ihtiva etmektedir.
Buna göre ticari bir dava açmadan evvel arabuluculuk başvurusu yapmak ve arabuluculuk görüşmelerinde uyuşmazlık konusu hususları istişare etmek zorunlu hale gelmiştir. Dava şartı olması nedeniyle, arabuluculuk sürecinin tamamlanmamış olması davanın esasına girilmeksizin usulden reddini gerektirmektedir.
Uyuşmazlığın Meydana Geldiği Zaman Önemli Mi?
Uyuşmazlık 01.01.2019 tarihi öncesinde meydana gelmiş olsa dahi şayet dava bu tarih sonrasında ikame edilecekse arabuluculuk dava şartının yerine getirilmesi gerekmektedir. Uyuşmazlığın meydana gelme tarihi değil, davanın açılacağı tarih önem taşımaktadır.
İhtiyari Arabuluculuk Nedir?
Zorunlu arabuluculuk, arabuluculuğun dava şartı olarak belirlenmiş olduğu dava türleri bakımından başvurulması ve tüketilmesi zorunlu olan bir alternatif çözüm yolu ise de bu sürecin ihtiyari olarak yürütülmesi de mümkündür. İhtiyari arabuluculuk tarafların, arabulucunun kim olacağı hususunda anlaşma sağlaması halinde gönüllü olarak yürütebilecekleri arabuluculuk sürecidir. Taraflar sürecin sulh ile sonuçlandırılması için ihtiyari olarak bir arabuluculuk görüşmesi yapmış ve bu görüşme olumsuz neticelenmişse dava açılmadan önce yine zorunlu arabuluculuk başvurusu kapsamında yeniden bir görüşme yapılması gerekmektedir.
Zorunlu Arabuluculuk Süreci Ne Kadar Sürer?
Kanun, ticari uyuşmazlıklar için zorunlu arabuluculuk başvurularının en geç 6 hafta içerisinde sonuçlanması gerektiğini düzenlemiştir. Buna göre arabulucunun görevlendirildiği tarih itibariyle 6 hafta içerisinde arabuluculuk dosyasının kapatılması gerekir. Ancak zorunlu hallerde arabulucu tarafından bu süre en fazla 2 hafta daha uzatılabilir.
Arabuluculuk Başvurusu Nasıl Yapılır?
Arabuluculuk başvurusu adliyelerdeki arabuluculuk bürolarından yapılabilmektedir. Bunun yanı sıra elektronik imza veya mobil imza ile Uyap portalı üzerinden de başvuru yapmak mümkündür. Başvurunun yapılmasından sonra ilgili memur arabulucu atamasını gerçekleştirir ve arabulucu taraflarla görüşme sağlayarak bir toplantı günü belirler.
Arabuluculuk Ücretini Kim Öder?
Zorunlu arabuluculuk kapsamında yapılan görüşmelerin anlaşmama ile sona ermesi halinde arabuluculuk ücreti Adalet Bakanlığı bütçesinden karşılanmaktadır. Görüşme sonucunda anlaşma sağlanması halinde ise arabuluculuk ücreti Arabuluculuk Asgari Ücret Tarifesinin eki Arabuluculuk Ücret Tarifesinin İkinci Kısmına göre aksi kararlaştırılmadıkça taraflarca eşit şekilde karşılanır. Taraflar ödemenin taraflardan yalnızca biri tarafından veya farklı oranlarda ödenmesi konusunda anlaşma sağlayabilirler.
Arabuluculukta Anlaşma Sağlamak
Arabuluculuk alternatif bir çözüm yolu olmasının yanı sıra dava sürelerinin uzun olması da göz önünde bulundurulduğunda tarafların tamamı için fayda sağlayabilmektedir. Bu nedenle arabuluculuk sürecine, dava açmadan önce tamamlanması gereken bir şart olmaktan öte uyuşmazlığın çözümü için atılacak bir adım olarak bakmak daha faydalı olacaktır.
Bu sürecin özellikle arabuluculuk görüşmelerinde tecrübeli, sürece hakim ve usule vakıf bir avukatın temsili ile katılmanın en iyi yöntem olduğu kanaatindeyiz. Arabuluculuk tutanaklarında yazan hususların dava aşamasında usule etki eden konular olması nedeniyle sürecin bir avukatla takibi önem taşımaktadır.